Hakimler ve Savcılar Kurulu kararnamesi ile 4.163 hakim ve savcının görev yeri değişti

Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin kararı doğrultusunda 4.163 hakim ve savcının görev yeri değişti.

Türkiye genelinde 4.163 hakim ve savcının görev yeri değişti. Liste, kamuoyu ile paylaşıldı.

Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 17/06/2020 tarihli ve 548 sayılı adli yargı kararnamesine göre görev yeri değişen hakim ve savcıların listesi şu şekilde:

4.163 HAKİM VE SAVCININ GÖREV YERİ DEĞİŞTİ, LİSTEYİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN

Barış Çakan’ın öldürüldüğü kavganın detayları, zanlıların ifadesiyle ortaya çıktı

Ankara’da Barış Çakan’ın(20) ezan okunurken yüksek sesle müzik dinleyen grubu uyarması sonucu çıkan kavgada hayatını kaybetmesiyle ilgili soruşturmada tutuklanan 3 kişinin ifadesi ortaya çıktı. Şüpheliler, araçta yüksek sesle müzik dinlediklerini, Barış Çakan’ın arkadaşı B.A.’nın kendilerini uyarması sonucu kavganın başladığını söyledi. Ö.K.Y., Barış Çakan’ın önce kavgayı ayırmak için araya girdiğini belirtti.

Etimesgut Alsancak Mahallesi’nde önceki gün meydana gelen olayda Barış Çakan ve arkadaşı B.A., ezan okunduğu sırada parkta araç içinde yüksek sesle müzik dinleyen 3 kişiyi uyardı. Araçtakilerin buna tepki göstermesi üzerine çıkan kavgada Barış Çakan, bıçaklandı ve hastanede hayatını kaybetti.

‘KÜRTÇE MÜZİK’ İDDİALARI ASILSIZ ÇIKTI

Olayın ardından araçta bulunan A.B., K.H.Y. ve Ö.K.Y. gözaltına alındıktan sonra tutuklandı. Sosyal medyada Barış Çakan’ın, Kürtçe müzik dinlediği gerekçesiyle öldürüldüğü iddiaları yer aldı. Valilikten yapılan açıklamada, olayın Kürtçe müzikle ilgisi olmadığı, Barış Çakan ve arkadaşının, şüphelileri ezan okunması sırasında yüksek sesle müzik dinlememeleri konusunda uyarması sonucu meydana geldiği belirtildi.

“BARIŞ KAVGAYI AYIRMAK İÇİN ARAYA GİRDİ”

Tutuklanan şüphelilerden suça sürüklenen çocuk Ö.K.Y. savcılıktaki ifadesinde, kavganın B.A. ve K.H.Y. arasında başladığını, olayda ölen Barış Çakan’ın kavgayı ayırmak için araya girdiğini söyleyerek, “Ancak kavga büyüyünce Barış da biz de kavgaya girdik, Barış’ın elinde bıçak vardı. Bıçağı bana doğru salladı. Sağ el parmağımın ucu kesildi. Ben de bıçağı Barış’ın elinden alıp, bacağına doğru iki kez salladım. Ancak isabet etmedi. Bu sırada diğerlerinin ne yaptığına dikkat etmedim. Sonrasında B.A. sopa alarak beni kovaladı. Ben de kaçtım. Benim salladığım bıçak isabet etmedi. Üzerime atılan bu suçlamaları kabul etmiyorum. Ben Barış Çakan’ı bıçaklamadım. Kimi bıçakladığımı bilmiyorum. Benim kullandığım bıçakta kan izi olmadığına eminim. Çünkü isabet etmedi” dedi.

“YÜKSEK SESLE MÜZİK DİNLİYORDUK”

K.H.Y. ise ifadesinde olay öncesi araçta arkadaşı ve kuzeni ile birlikte alkol aldığını belirterek, “Bu sırada yüksek sesle müzik dinliyorduk. Mahalleden tanıdığım B.A. biraz dayılanarak ‘Kardeş sesini kıssana’ dedi. Ben araçtan indiğim anda burnuma kafa attı. Burnum kanadı. Araçtan inen A.B. ile Ö.K.Y. olaya karışınca kavga çıktı. Kuzenim A.B, B.A’ya yumruk attı. Sonra 5 kişi birbirimize daldık. Herkes birbirine vuruyordu. Ben B.A. ile kavga ederken, Barış Çakan ve Ö.K.Y. kavga ederek aşağı doğru gidiyordu. Ben onlardan uzaklaştım. Bizim binanın bahçesindeyken, Ö.K.Y, ‘Çocuğu 5 yerinden bıçakladım’ diyerek, elime bıçak verdi. Ben de bıçağı binanın bahçesine attım. Bizim eve çıktığımızda Ö.K.Y, yine 5 yerinden bıçakladığını söyledi. Polis aracına bindirildiğimizde ise bıçağı birkaç kez salladığını ve 2 kere isabet ettirdiğini söyledi. Şahsın öldüğünü bilmiyorduk, karakolda öğrendik” dedi.

“EZANI DUYMADIK”

A.B. ise ifadesinde, arkadaşı ve kuzeniyle araçta alkol aldıklarını, yüksek sesle müzik dinlediklerini belirterek, “Ezanı duymadık. Sonra iki kişi geldi. K.H.Y’yi çağırdılar. K.H.Y. araçtan indi ve aralarında tartışma çıktı. Bunun üzerine ben ve Ö.K.Y. araçtan indik. K.H.Y’nin burnu kanıyordu. Önce olayı çözmeye çalıştık. Sonra beşimiz birden kavga etmeye başladık. Bu sırada kimsenin elinde bıçak ve benzeri bir alet yoktu. Kavga çıkınca etraftan birileri sokağa indi. İki kişi sokaktan aşağı inerek uzaklaştı” dedi.

Öte yandan soruşturma kapsamında olay yerine yakın binanın bahçesinde iki adet bıçak bulunduğu belirtildi. Barış Çakan’ın ilk otopsisinde vücudunda iki bıçak yarası olduğu belirtilirken, suça konu bıçağın hangisi olup olmadığını adli tıp incelemesinden sonra ortaya çıkacağı bildirildi. Savcılık kaynaklarından alınan bilgiye göre, ortada Kürtçe müzikle ilgili bir tartışma olmadığı, araçta dinlenen müziğin de arabesk olduğu ifade edildi.

Polisi şehit eden zanlılar adliyeye çıkarıldı

Diyarbakır’da görevli polis memuru Atakan Arslan’ın şehit edildiği silahlı saldırıya ilişkin gözaltına alınan zanlılar adliyeye çıkarıldı.

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi 5 Nisan Mahallesinde, Bağlar İlçe Emniyet Müdürlüğünde görevli polis memuru Atakan Arslan’ın şehit edildiği silahlı saldırıya ilişkin katil zanlıları Muhammet Emir Cura, F.A. ve M.A.’nın emniyetteki işlemleri tamamlandı.

Emniyetteki işlemleri tamamlanan zanlılar, adliyeye çıkarıldı. Öte yandan polisi şehit eden silahı kullanan Muhammet Emir Cura’nın son 6 yılda ‘kasten yaralama’, ‘hırsızlık’, ‘uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmak’ ile ‘ateşli silah, bıçak ve diğer aletler bulundurmak’ gibi 10 ayrı suçtan kaydının bulunduğu, F.A.’nın ‘kasten yaralama, ‘uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmak’, ‘kapkaç’, ‘resmi belgeyi bozmak’ suçlarından 7, M.A.’nın ise ‘kasten yaralama’, ‘uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmak’, ‘gasp’ ile “evden hırsızlık” suçlarından 11 kaydının olduğu belirlendi.

Konuşmak için yanına gittiği sevgilisinin 10 yaşındaki yeğenini boynundan vurdu

Kocaeli’nin İzmit ilçesinde bir şahıs konuşmak için evine gittiği sevgilisinin 10 yaşındaki yeğenini silahla yaraladı. Boynundan vurulan çocuk ağır yaralanırken kayıplara karışan şüpheli, sevgilisi ile birlikte yakalandı.

Olay, Kocaeli’nin İzmit ilçesi Doğan Mahallesi Şeker Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, V.V. ismi öğrenilemeyen sevgilisi ile konuşmak için yaşadığı eve gitti. Evin bahçesine giren V.V. bir süre evi seyretti. Bu sırada V.V. cebinden çıkarttığı tabanca ile rastgele ateş etti. V.V.’nin silahından çıkan kurşun 10 yaşındaki M.Ö’ye isabet etti. Boynundan vurulan küçük çocuk ağır yaralandı. Silah sesini duyan vatandaşlar durumu 112 Acil Yardım ekiplerine bildirirken, V.V. isimli şahıs silahla yaraladığı küçük çocuğu olay yerine geldiği ticari taksi ile İzmit ilçesinde bulunan özel bir hastaneye götürdü.

TEYZESİNİN SEVGİLİSİNİN VURDUĞU ÖĞRENİLDİ

Küçük çocuğu hastaneye bırakan şahıs, daha sonra kayıplara karıştı. Olay yerine intikal eden polis ekipleri inceleme başlattı. Ekipler tarafından yapılan incelemelerde M.Ö.’yü vuran şahsın teyzesinin sevgilisi olduğu tespit edildi. Evin çevresinde yapılan araştırmalarda şahsın küçük çocuğu vurduğu tabanca bulundu.

TEYZE VE KATİL ZANLISI YAKALANDI

Ekipler tarafından şahsın olay yerinden kaçtığı ticari taksinin plakası tespit edildi. Ekipler tarafından düzenlenen operasyonla şahıs İzmit ilçesinde bir evde küçük çocuğun teyzesi olan sevgilisi ile birlikte yakalandı. Gözaltına alınan V.V. polis merkezine götürüldü. Tedavi altına alınan M.Ö. ise Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine kaldırıldı. Küçük çocuğun hayati tehlikesinin olduğu öğrenildi.

Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Yargıtayda müzakereler başladı, duruşmalar 16 Haziran’dan itibaren görülecek

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası normalleşme süreci kapsamında ceza ve hukuk daireleri ile genel kurullarda müzakerelerin bugün itibarıyla başladığını bildirdi.

Akarca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yargıtayın, Kovid-19 salgını nedeniyle alınan tedbirlere uyduğunu belirtti.

Maske takılması, sosyal mesafe kuralına uyulması, el hijyenine dikkat edilmesi konularında gerekli önlemlerin alındığını ifade eden Akarca, “Yargıtay Başkanlar Kurulu kararıyla 1 Haziran itibarıyla hukuk ve ceza dairelerinde, genel kurullarda müzakereler başlamış durumdadır, duruşmalar ise 16 Haziran’da başlayacaktır.” bilgisini paylaştı.

Müzakere salonlarında üyelerin maske takacağını aktaran Akarca, müzakerelere katılan üyeler arası mesafenin 1,5 metre olması için de düzenleme yapıldığını anlattı.

Personelin de maske taktığını, Yargıtay binalarına girişlerde ateş ölçümü yapıldığını anlatan Akarca, çalışanların kullanım alanlarında da tüm önlemlerin alındığını belirtti.

Akarca, Kovid-19 salgınının Türkiye’de görülmesinin ardından 13 Mart itibarıyla acil ve önem arz eden, zaman aşımı yakın olan dosyaların yanı sıra tutuklu dosyalarla ilgili hukuk ve ceza dairelerinde, Ceza Genel Kurulunda çalışmalar yürütüldüğünü dile getirerek, şöyle devam etti:

“13 Mart’tan 1 Haziran’a kadar geçen sürede 9 bin 663 dosya karara bağlanmıştır. Bunların bir kısmı infaz yasasıyla ilgilidir. Diğerleri de tutuklu ve zaman aşımı yakın olan dosyalarla bağlantılıdır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından da 31 bin 963 dosya tebliğnameye bağlanarak ilgili ceza dairelerine gönderilmiştir. Bunlarda da infaz kanunu kapsamına girenlere öncelik verilmiştir.”

“Yargıtayda şu anda pozitif vaka bulunmamaktadır”

Personelin yemekhanelere dönüşümlü olarak giriş yapacağını, masalarda en fazla iki kişinin oturacağını bildiren Akarca, personel servislerinde de gerekli önlemlerin alındığını, dezenfeksiyonların yapıldığını ifade etti.

Yargıtay Başkanı Akarca, şunları kaydetti:

“Salgının görüldüğü andan itibaren Yargıtayda sadece bir üyede koronavirüs tespit edildi, bu üyemiz de bir hafta içerisinde iyileşti. Testi pozitif çıkan 5 personelimizin de tedavisi tamamlandı. Yargıtayda şu anda üyelerimiz, hakimlerimiz, personelimiz arasında pozitif vaka bulunmamaktadır. Dava ve iş saatlerinin dışında ziyaretçi kısıtlaması sürdürülecektir.”

Yargıtay, ücreti ödenmeyen işçinin istifa etmesi halinde tazminat alabileceğine hükmetti

Bir aylık maaş alacağının olduğunu öne süren işçi, istifa etti; ancak kıdem tazminatını alamadı. İşçiyle işveren mahkemelik oldu. Davaya son noktayı koyan Yargıtay; işçinin maaş, prim, fazla mesai ücretinin ödenmemesi halinde haklı fesih yoluyla istifa edebileceğini ve kıdem tazminatı alabileceğine hükmetti.

Milyonlarca calışanı ilgilendiren karar Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nden geldi. Usta öğreticisi olarak çalışan işçi, ücret alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle istifa etti. İşverenden ücret alacaklarını, fazla mesai ve kıdem tazminatını talep eden işçi, hakkını alamayınca İş Mahkemesi’nin yolunu tuttu. İş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini belirten işçi, kıdem tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etti. Davalı işveren avukatı ise davacının çalışmasının istifa ile sona erdiğini öne sürdü. Mahkeme davanın kısmen kabulüne hükmetti. Kararı taraf avukatları temyiz etti.

“ALACAKLARIN ÖDENMEMESİ İŞÇİYE HAKLI FESİH İMKANI VERİR”

Milyonlarca calışanı ilgilendiren karar Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nden geldi. İşçinin emeğinin karşılığı olan ücretin işçi için en önemli hak, işveren için de en temel borç olduğunun hatırlatıldığı Yargıtay kararında; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 32/4. maddesinde ücretin en geç ayda bir ödeneceğinin hüküm altına alındığı vurgulandı. Bu durumun aksi bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan sonra ödenmesi gerektiği dile getirildi. Ücreti ödenmeyen işçinin bu ücretini işverenden dava ya da icra takibi gibi kanuni yollardan talep etmesinin mümkün olduğunun belirtildiği kararda şu ifadelere yer verildi: “Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da tanınmıştır. İşçinin ücretinin kanun veya sözleşme hükümlerine göre ödenmemesi işçiye bu imkanı verir. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir. İkramiye, primi, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verir.”

“KIDEM TAZMİNATI ÖDENMEMESİ KARARI YASAYA AYKIRIDIR”

Davacı işçinin geçirdiği trafik kazası sonrası aldığı rapor doğrultusunda işe gelmediğine dikkat çekilen kararda, “Somut uyuşmazlıkta, ihtarname ile raporlu olarak işe gelmediğini, ücretlerinin ödeneceğinin belirtilmesine rağmen ödenmediğini beyan etmiştir. İş Kanunu’ndan ve iş sözleşmesinden dolayı hak ettiği mali hak ve alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek ödenmesini talep etmiştir. Yargılama aşamasında da, davacının talep konusu fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacaklarına hak kazandığı anlaşılmıştır. Mahkemenin kıdem tazminatı ödenmemesi yönündeki kararı yasaya aykırıdır. Zira fesih tarihinde davacı işçinin ödenmeyen işçilik alacaklarının bulunduğu anlaşılmakla, başka bir anlatımla haklı fesih nedeninin devam ettiği görülmekle hak düşürücü süre işlemeyecektir. Ayrıca davacı ödenmeyen bir kısım işçilik alacaklarının ödenmesini söz konusu ihtarname ile talep etmiş, bu alacakların bir kısmının ödenmediği Mahkemece de kabul edilmiştir. Bu sebeple iş sözleşmesini davacının haklı nedenle feshettiğinin kabulü ile kıdem tazminatı talebinin hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir” denildi.

Erzurum’da iki aile arasında kız kaçırma kavgası: 5 ölü, 4 yaralı

Erzurum’un Çat ilçesinde iki aile arasında çıkan silahlı kavgada ilk belirlemelere göre 5 kişi hayatını kaybetti. Mermilerin isabet ettiği 5 vatandaşın da kardeş olduğu öğrenildi.Olay, Çat ilçesine bağlı Köseler Mahallesi’nde meydana geldi. Husumetli iki aile arasında sabah saatlerinde çıkan tartışma, kısa sürede silahlı kavgaya dönüştü.

KAVGADA SİLAHLAR KONUŞTU

Şüpheliler İ.Y. ve B.Y. uzun namlulu bir silahla 5 kardeşi kurşun yağmuruna tuttu. Kavgada silahlar konuştu, kurşunların isabet ettiği 5 kişi yaşamını yitirdi.

EKİPLER BÖLGEYE SEVK EDİLDİ

Olayın yaşandığı mahallede jandarma ekipleri yoğun güvenlik önlemi aldı. Köseler Mahallesi ‘nde giriş çıkışları jandarma ekipleri tarafından kapatıldı. Askeri helikopter destekli çok sayıda ekip şüpheliler İ.Y. ve B.Y.’ yakalanması için operasyon başlattı.

OLAYIN ARDINDAN KIZ KAÇIRMA DAVASI ÇIKTI

Kavganın iki arasında geçmişte yaşanan kız kaçırma olayı yüzünden gerçekleştiği belirtildi. Ateş açtığı iddia edilen şüpheliler İ.Y. ve B.Y. olay yerinden uzaklaşırken hayatını kaybeden şahıslardan birinin köy korucusu olduğu belirtildi öğrenildi.

Hamile kadını aracından indiren taksiciye ev hapsi verildi

Kocaeli’nin Çayırova ilçesinde dün yaşanan olayda, doğum yapmak üzere olan Ayşe Haşim’i hastaneye götürmek üzere ailesi taksi çağırdı. Eşi Mahmut Haşim ile birlikte aracına binen kadının doğum yapmak üzere olduğunu gören taksici M.B, kadını ve ailesini araçtan indirdi. Evine dönmeye çalışan Ayşe Haşim, binanın merdivenlerinde doğum yaptı. Olay anının görüntüleri sosyal medyada yayılınca, ekipler taksi şoförünü gözaltına aldı. Gözaltına alınan şüpheliye ev hapsi cezası verildi.

HAMİLE KADIN BİNANIN MERDİVENLERİNDE DOĞUM YAPTI

Kocaeli’nin Çayırova ilçesinde, hamile olan Ayşe Haşim ve eşini evinden alan taksici, doğum yapmak üzere olan kadını aracından indirdi. Ayşe Haşim binanın merdivenlerinde doğum yaparken bu sırada 112 Acil’e haber verilirken, doğumdan yaklaşık 2 dakika sonra olay yerine gelen ambulanstaki sağlık görevlileri tarafından anne ve yeni doğan bebek kontrol edilerek Gebze Fatih Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Herhangi bir sağlık sorunları olmadığı belirlenen anne ve bebek bugün taburcu edilerek evlerine geldi.

Suriye’de Arapça öğretmenliği yaparken 6 yıl önce Türkiye’ye gelen ve terziliğe başlayan Mahmut Haşim ile Ayşe Haşim’in üçüncü çocuğu olan bebeğe ‘Ömer’ ismi verildi.

TAKSİ ŞOFÖRÜ GÖZALTINA ALINDI

Balkonlarından olayı gören komşular tarafından çekilen görüntülerin sosyal medyada yayınlanmasının ardından görüntüleri ihbar kabul eden Çayırova İlçe Emniyet Müdürlüğü, bugün sabah saatlerinde taksi şoförü M.B.’yi gözaltına aldı. Emniyetteki ifadesinde kadının kanlar içerisinde olmasından korktuğu için aileyi arabaya almak istemediğini söylediği öğrenilen M.B., emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi.

EV HAPSİ VERİLDİ

Adliyede, Suriye uyruklu kadını ve eşinin taksiye bindikten sonra taksiden indirilmesi ve doğum yapması olayı ile ilgili yardım ve bildirim yükümlülüğünün ihlali suçundan gözaltına alınan şüphelinin, çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe adli kontrol şartıyla salıverildiği, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı üzerine şüpheli hakkında süresiz olarak konutunu terk edememek suretiyle ev hapsi kararı verildiği vurgulandı.

HSK Genel Kurulu yargıda normale dönüş eylem planını hazırladı

HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz imzalı eylem planı, adliyelerde görev yapan tüm hakim ve cumhuriyet savcılarına duyuruldu. 

Duyuruda küresel krize dönüşen yeni tipi koronavirüsle (Kovid-19) mücadele kapsamında yargısal sürelerin durdurulması, ilk derece adli ve idari yargı mercileri ile bölge adliye ve bölge idare mahkemeleri bakımından duruşmaların ve müzakerelerin ertelenmesi dahil tüm tedbirler ile buna ilişkin usul ve esasların belirlenmesinde HSK’nin yetkili kılındığı hatırlatıldı. 

Yaşanan sürecin ardından olağan yaşam koşullarının gerekli tedbirlerle birlikte sürdürülmesi anlamına gelen “yeni normal”e geçiş zaruretinin ortaya çıktığı ve bütün kamu otoritelerinin normalleşme sürecine ilişkin yol haritası belirlediği bildirilen duyuruda, HSK Genel Kurulunun da yargısal faaliyetlerde kesintiye neden olmamak, vatandaşların sağlıklı ortamda hukuk hizmetlerini almalarını temin etmek, “yeni normale” dönüş eylem planı çerçevesinde alınacak tedbirler hakkında durum değerlendirmesi yapmak amacıyla bugün olağanüstü gündemle toplanarak oy birliğiyle karar aldığı kaydedildi. 

HSK’nin “yeni normale dönüş eylem planı” şöyle: 

“1- Tutuklu, (yasal zorunluluk nedeniyle sadece tutukluluğun değerlendirilmesi yönünden) ve acil işler, dava zaman aşımı yakın olan soruşturma ve kovuşturma dosyaları, yürütmenin durdurulması istemleri ile ivedi sayılacak diğer iş ve işlemler haricindeki adli ve idari yargı ilk derece mahkemelerine ait duruşma ve keşiflerin 16 Haziran 2020’ye kadar ertelenmesine dair tedbir aynen uygulanacak. 

2- Bölge adliye mahkemeleri ve başsavcılıkları ile bölge idare mahkemeleri, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinin (duruşma ve keşif yapılmasını gerektiren dosyalar hariç) tüm yargısal faaliyetleri 1 Haziran 2020’den itibaren başlatılacak. 

3- Kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin tedbir 1 Haziran 2020 itibarıyla sonlandırılacak. 

4- Adli yargı ilk derece mahkemelerine ait duruşma ve keşif dışındaki adli hizmetlerin durdurulması gibi bir durum söz konusu olmadığından, suç ve suçluyla mücadele işlemleri ile mahkemeler önünde dava ve iddia hakkının bir gereği olarak, adli hizmetlerin belirtilen istisnalar dışında gecikmeksizin yerine getirilmesi sağlanacak. Her bir mahkeme ve cumhuriyet başsavcılığının, dosyaların incelenmesi, notlanması, gerekçeli kararların yazılması, tarafların duruşmada hazır bulunmasına ihtiyaç duyulmayan dava ve işlerin neticelendirilmesi, iddianamenin kabulü ve tensip işlemlerinin icrası gibi yargısal faaliyetler ile duruşma ve keşif dışındaki diğer rutin işlemlerin sürdürülmesi hususunda gerekli hassasiyeti göstermesi gerekecek. 

5- Salgın tedbirleri nedeniyle oluşan iş yükünün ortadan kaldırılması amacıyla 20 Temmuz 2020’ye kadar hakim ve cumhuriyet savcılarının yıllık izin talepleri karşılanmayacak. 

6- Daha önce Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün 13 Mart 2020 tarihli yazıları ile idari izinli sayılan şahısların kapsamı daraltıldığından, 1 Haziran’dan itibaren yalnızca 60 yaş üstü kronik rahatsızlığı bulunan hakim ve cumhuriyet savcıları idari izinli sayılacak. 

7- İdari izinli sayılan hakim ve cumhuriyet savcılarının baktığı mahkeme ve işler için mahallin şartları ve hakkaniyet ilkesi de gözetilerek komisyon başkanları ve cumhuriyet başsavcıları tarafından nöbetçi hakim ve cumhuriyet savcısı belirlenecek. 

8- 1 Haziran 2020 tarihinden sonra yargı hizmetleri icra edilirken Sağlık Bakanlığının belirlediği ‘adli hizmetler yerine getirilirken uyulması gerekli tedbirler’ talimatına ve Bilim Kurulunun bu doğrultudaki önerilerine riayet edilecek.”

Aile kavgası bir babayı evlat katili yaptı

Kahramanmaraş’ta baba Fevzi G. (70), tartıştığı oğlu Özgür G’yi silahla vurdu. Tartışmanın sebebi henüz belirlenemezken Özgür G, olay yerinde hayatını kaybetti. Evlat katili baba ise polis tarafından gözaltına alındı.

GÖZÜNÜ KIRPMADAN TETİĞE BASTI

Alınan bilgiye göre, Kale Mahallesi’nde yaşayan Fevzi G. (70) ile oğlu Özgür G. (42) arasında henüz belirlenemeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine baba, evindeki tabancayla oğluna ateş etti.

OLAY YERİNDE HAYATINI KAYBETTİ

Aile yakınları ve çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen 112 Acil Servis ekibi, Özgür G’nin hayatını kaybettiğini belirledi. Polis ekiplerince gözaltına alınan baba Fevzi G. Afşin İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü.

Özgür G’nin cenazesi, incelemenin ardından Afşin Devlet Hastanesine kaldırıldı.